Geçen gün D&R’ da kitaplara bakarken bir kitap
dikkatimi çekti. “Yalnız Seni Arıyorum-Nahit Hanım’a Mektuplar” Yapi Kredi Yayınları (YKY) tarafından yayınlanmış.
Orhan Veli’nin en
büyük aşkı Nahit Hanım’a yazdığı mektupları Murat Yalçın derlemiş.
Orhan Veli’ nin
şiirlerinin sıkı bir okuyucusu olarak kitabın ilgimi çekmemesi imkansızdı.
Aldım tabii. Fakat vakitsizlikten bir türlü okuyamamıştım. Bugün bir çırpıda
okudum ve paylaşmak istedim.
Kimdir Nahit Hanım?
Samet Ağaoğlu’nun anılarında “Rönesans
gibi kadın” diye tanımladığı, Cemal Süreyya’nın “bin dokuz yüz yirmi üç gibi kadın ya da
Cumhuriyet gibi kadın da diyebiliriz”
satırlarıyla ifade ettiği tam bir Cumhuriyet kadınıdır Nahit Hanım.
Orhan Veli’nin;
“Bir de sevgilim
vardır, pek muteber,
İsmini söyleyemem,
Edebiyat tarihçisi
bulsun” dizelerindeki unutulamayan, derin bir aşkla bağli olunan sevgilidir Nahit Hanım.
Kitabın editörü
Murat Yalçın; Nahit Hanım için “Orhan Veli’nin 36 yıllık ömrünün en büyük
sevdası denilebilir” diye yazmış.
Nahit Hanım 1909
yılında doğmuş. Ankara kız lisesinde ve İstanbuldaki liselerde öğretmenlik
yapmış, edebiyatı öğrencilerine sevdirmiş, eğitimci Halil Vedat Fıratlı ve şair
Arif Damar ile evlilikler yapmış, Orhan Veli’nin en büyük aşkı olarak tanınmış bir
Cumhuriyet kadını.
Orhan Veli’nin
kendisine yazdığı mektupları Orhan Veliden sonra yaşadığı 52 sene boyunca
kimseyle paylaşmamış, bu mektupları yayınlaması için yapılan tüm teklifleri
geri çevirmiş bir hanımefendi O.
Kitabı oluşturan
mektupları okurken satırlarda Orhan Veli’nin yaşamındaki güçlükleri, parasızlığı, bu
parasızlık içinde bile aşkında yaşam gücü bulmasını yüregimde ince bir sızı ile
okudum.
Nahit Hanım’a yine
aşkını, özlemini anlattığı bir mektubunda “O'nun yanına Ankaraya gitmek istediğini
ama hem yol parasını tedarik edemediğini, hem de yol parası bulsa bile sırtında pardesüsü
olmadığını, ayakkabılarının ise hala yazlık ayakkabı olduğunu” yazıyor ama bu
kadar çaresiz bir parasızlıkta bile satır aralarına aşkını sığdırıyor, aşkından
yaşam gücü buluyor.
Ne yazık ki
edebiyatçı’nın ressam’ın değerini yaşarken bilmiyoruz. Bugün aşkı, sevgiyi
anlatmak için şiirlerinden alıntı dizelere başvuruyoruz ama yaşarlarken
umursamıyoruz bile.
Orhan Veli'ye zaten
hayrandım, Nahit Hanıma da hayran oldum aşkına vefasına, aşkına saygısına. Yerinde
başka biri olsa o mektuplardan ne romanlar yazdırır, ne paralar kazanırdı. O
sandığına ve yüreğine gömmeyi tercih etmiş bu büyük aşkı. Işıklar içinde yatsın.
Umarım gittikleri yerde beraberlerdir, kavuşmuşlardır.
Ruhları şaad olsun…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder